Antibiyotik yönetiminde, doğru silahı doğru hedefe yöneltmek tedavinin başarısı kadar direnç gelişimini önlemek adına da kritiktir. Karbapenemler, geniş spektrumları ve yüksek potansiyelleri ile modern tıbbın “ağır topları” olarak bilinir. Ancak bu grubun popüler üyesi Ertapenem, klinisyenler için önemli bir tuzak barındırır: Antipsödomonal etkinliğin yokluğu.
Bu yazıda, Ertapenemi diğer grup üyelerinden ayıran bu kritik nüansı ve klinik yansımalarını inceliyoruz.
Sınıflandırma Farkı: Grup 1 vs. Grup 2
Karbapenemler farmakolojik ve mikrobiyolojik özelliklerine göre iki ana gruba ayrılır. Bu ayrımın temel belirleyicisi, glukoz dışı fermente eden (non-fermenter) bakterilere olan etkinliktir.
- Grup 2 Karbapenemler (İmipenem, Meropenem, Doripenem): Geniş spektrumludur. ESBL pozitif enterik bakterilerin yanı sıra, Pseudomonas aeruginosa ve Acinetobacter baumannii gibi dirençli non-fermenterlere karşı etkilidirler.
- Grup 1 Karbapenem (Ertapenem): Enterobakteri ailesine karşı mükemmel etkinliğe sahiptir ancak Psödomonas ve Acinetobacter türlerine karşı intrinsik direnç söz konusudur veya etkinliği yoktur.
Klinik İnci: “Ertapenem Boşluğu”
Ertapenem, uzun yarı ömrü sayesinde günde tek doz kullanım kolaylığı sunar. Bu özellik onu ayaktan parenteral antibiyotik tedavisi (OPAT), komplike intraabdominal enfeksiyonlar ve akut piyelonefrit tedavisinde cazip kılar.
Ancak klinisyen şu kuralı asla unutmamalıdır:
Eğer hastanızda hastane kökenli (nozokomiyal) bir pnömoni, kateter ilişkili enfeksiyon veya sepsis tablosu varsa ve Pseudomonas aeruginosa şüpheliler listesindeyse; Ertapenem ampirik tedavide YER ALMAMALIDIR.
Antibiyotik P. aeruginosa Etkinliği MIC90 Değeri (Genel Ort.) Ertapenem YOK >16 mg/L (Dirençli) İmipenem VAR 1-2 mg/L (Duyarlı) Meropenem VAR 0.5-1 mg/L (Duyarlı)
Bu senaryoda Ertapenem başlamak, hastayı Psödomonas riskine karşı korumasız bırakmak demektir.
Akılcı Kullanım Stratejisi
Peki, antipsödomonal etkinliği olmayan bir karbapenem neden değerlidir?
Cevap: “Antipsödomonal Karbapenem Koruyucu” stratejisi.
Toplum kökenli veya komplike idrar yolu enfeksiyonlarında etken sıklıkla ESBL üreten E. coli veya Klebsiella spp.’dir. Bu bakteriler için İmipenem veya Meropenem kullanmak, “serçeye topla ateş etmeye” benzer ve gereksiz yere antipsödomonal direnç (kollateral hasar) riskini artırır.
Ertapenem, bu noktada devreye girer:
- ESBL pozitif bakteriyi yok eder.
- Psödomonas üzerindeki seçici baskıyı azaltır.
- Meropenem ve İmipenemi, gerçekten ihtiyaç duyulan (Psödomonas veya Acinetobacter enfeksiyonu olan) hastalar için “saklar”.
Özet ve Eve Götürülecek Mesaj
- Ertapenem ≠ Meropenem. İkisi de karbapenemdir ama spektrumları aynı değildir.
- Ertapenem, ESBL üreten bakteriler için mükemmel bir silahtır.
- Ertapenem, Psödomonas ve Acinetobacter enfeksiyonlarında (veya şüphesinde) kullanılmamalıdır.
Klinik karar verirken bu “kayıp halkayı” hatırlamak, hem hastanızın hayatını kurtarır hem de hastanenizdeki direnç profilini korur.
İleri Okuma
- In Vitro Activities of Ertapenem (MK-0826) against Recent Clinical Bacteria Collected in Europe and Australia
- In vitro activities of ertapenem (MK-0826) against clinical bacterial isolates from 11 North American medical centers
- Infectious Diseases Society of America 2023 Guidance on the Treatment of Antimicrobial Resistant Gram-Negative Infections
- Yeni Antibiyotikler Prof. Dr. Ayşe Willke Topcu
Yasal Uyarı
- Bu blog yazısında yer alan bilgiler, sadece genel bilgilendirme ve eğitim amacıyla hazırlanmıştır. Burada sunulan içerikler, profesyonel tıbbi tavsiye, tanı veya tedavi yerine geçmez ve bu nitelikte yorumlanmamalıdır.
- Tıp, sürekli gelişen ve değişen bir bilim dalıdır. Yazıların yayınlandığı tarihteki güncel literatür esas alınmış olsa da, standartlar ve tedavi protokolleri zamanla değişebilir. Bu sitedeki bilgilerin uygulanması sonucunda doğabilecek herhangi bir doğrudan veya dolaylı zarardan yazar sorumlu tutulamaz.